Diyarbakır’da kaybolduktan 19 gün sonra cansız vücudu bulunan 8 yaşındaki Narin Güran’ın katil ya da katillerini tespit etme çalışmaları devam ediyor. Narin soruşturmasında sözlerin basına ve kamuoyuna sızmasının İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı ortasında krize neden olduğu öne sürüldü.
T24 muharriri Tolga Şardan bugünkü yazısında, “Narin Güran’ın öldürülmesiyle çerçevesinde bir bilgi daha verip yazıyı bitireyim. Soruşturmayla ilgili birinci andan itibaren şüphelilerin savcılıkça alınan tabirlerinin “bir şekilde” kamuoyuna yansıması iki bakanlık ortasında ismi konuşmamış krize neden oldu. Hatta bu krizi, bakanlık bürokrasisinin dışında bakanlar seviyesinde düşünmek mümkün. Şöyle ki, birinci günden itibaren tabirler ve metinlerin, iktidar yanlısı yahut muhalif medya ayrımı olmaksızın sızması İçişleri Bakanlığı ile Adalet Bakanlığı’nı karşı karşıya getirdi.” sözünü kullandı.
Şardan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ortasında bir müddettir ‘soğukluk’ olduğunu yazdı.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ve İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, kente giderek Vali Murat Zorluoğlu başta olmak üzere savcılık ve isimli kolluk yetkililerinden bilgi aldı. Basın açıklaması günü İçişleri Bakanı Yerlikaya, diğer bakanlardan uzak kaldığı lisana getirildi. Tunç ve Göktaş, basının karşısına çıkacak metin üzerinde çalıştılar.
YERLİKAYA VE TUNÇ KARŞI KARŞIYA GELDİ İDDİASI
İddiaya nazaran, Valilikte Yerlikaya ile Tunç, sözlerin kamuoyuna yansıması konusunda karşı karşıya geldi. Yerlikaya, savcılıktan ve Ankara’dan tabirlerin medyaya ulaştırıldığını, Tunç ise jandarmadan sızdığını gündeme getirdi. Narin soruşturmasındaki tabir krizinin akabinde iki bakanlığın bu kere 27 yaşındaki polis memuru Şeyda Yılmaz’ın cürüm makinesi Yunus Emre Geçti tarafından şehit edilmesinin akabinde tekrar karşı karşıya geldiği öne sürüldü.
Şardan yazısında şunları kaydetti:
-Olay ülke genelinde infial yarattı. İki bakanlık bir kere daha karşı karşıya geldi. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, üst perdeden kamuoyu paylaşımı yaparken Adalet Bakanlığı, taziye mesajları dışında sessiz kalmayı tercih etti. Lakin ertesinde beklenmedik bir bilgi kamuoyuna yansıdı. Üstelik hem polis teşkilatını hem de Bakan Yerlikaya’yı zor durumda bıraktı bu bilgi.
-Hakkında isimli denetim kararı bulunan ve polis merkezine giderek imza vermesi gereken katil zanlısı Geçti’nin son devirde imza vermediği ve bu durumun da polis tarafından savcılığa bildirilmediği bilgisi gündeme düştü.
-İçişleri Bakanlığı’nın açıklamadığı bu bilgi, nasıl olduysa iktidara yakın televizyon kanalları ile belirli başlı gazetelere ulaştırıldı.
-Hangi kanal üzerinden bilginin paylaşıldığını söylemeyim; siz bulun!